KORKU HİKAYELERİ



Gecenin Gölgesinde

 


 1. Bölüm: Başlangıç


Sonbaharın sonlarına doğru, üniversiteden eski arkadaşlarım olan Ahmet, Leyla, Murat ve ben, Zeynep, bir araya gelmeye karar verdik. Yoğun iş temposundan sıkılmıştık ve bir haftalık tatil yapmayı planlıyorduk. Leyla'nın ailesinin ormanın derinliklerinde bulunan eski bir çiftlik evi vardı ve bu macera için mükemmel bir yer gibi görünüyordu.

 

Köy yolundan sapıp ormanın derinliklerine doğru ilerlerken, çiftlik evine yaklaştıkça içimde garip bir huzursuzluk hissetmeye başladım. Yıllardır kullanılmayan ev, yıkık dökük görünüyordu ama bizim için bu hafta sonu boyunca kaçış yerimiz olacaktı. Ev, kalın ağaçların arasında, dış dünyadan tamamen izole bir şekilde duruyordu.

 


 2. Bölüm: Yerleşme


Eve varır varmaz, Leyla bize evi tanıttı. Evin içinde eski mobilyalar, duvarlarda solmuş tablolar ve köşelerde toz tabakaları vardı. Ancak hepimiz bu durumu bir macera olarak görüyorduk. Odalarımıza yerleştikten sonra akşam yemeği için hazırlıklara başladık. Ahmet, Leyla ile birlikte mutfakta yemek yaparken, Murat ve ben evi keşfetmeye başladık.

 

Birinci katı gezdikten sonra, eski bir kapının arkasında bodrum katını bulduk. Kapı gıcırdayarak açıldığında, içeriden soğuk bir rüzgâr esti. Bodrum, karanlık ve nemliydi. El fenerlerimizi açarak aşağıya inmeye karar verdik. Bodrumda eski şarap fıçıları, kullanılmayan mobilyalar ve antika eşyalar vardı. Ancak köşede, üzeri örtülü büyük bir sandık dikkatimi çekti.

 


 3. Bölüm: Gizemli Sandık


Sandığın üzerindeki örtüyü kaldırdığımızda, eski ve karmaşık desenlerle süslenmiş olduğunu gördük. Sandığı açtığımızda, içinden eski bir günlük çıktı. Günlük, çiftlik evinin ilk sahibi olan Cemil Bey'in yazdığı anılardan oluşuyordu. Cemil Bey'in hikayesi, zamanla garipleşmeye başladı. Günlüğün son sayfalarında, evin altında gizli bir odadan bahsediliyordu.

 

Murat'la birbirimize bakarak bu gizli odayı bulmaya karar verdik. Bodrumun zeminini dikkatlice inceledik ve sonunda bir taşın altında gizli bir kapak bulduk. Kapağı açtığımızda, aşağıya doğru inen dar bir merdivenle karşılaştık.

 


 4. Bölüm: Gizli Oda


Merdivenlerden aşağıya indikçe, hava daha da soğudu. Gizli oda, taş duvarlarla çevrili, küçük bir alandı. Odada eski kitaplar, garip sembollerle süslenmiş objeler ve ortada büyük bir masa vardı. Masanın üzerindeki kitap, Cemil Bey'in karanlık ritüellerle ilgilendiğini gösteriyordu.

 

Kitabı incelerken, Leyla ve Ahmet'in sesleri yukarıdan duyuldu. Onları çağırarak bulduğumuz gizli odayı gösterdik. Hepimiz şaşkındık ve biraz da korkuyorduk. Ancak Leyla, burada birkaç gece kalmanın güvenli olmayabileceğini düşündü. Yine de, eve geri dönüp akşam yemeğine devam etmeye karar verdik.

 


 5. Bölüm: İlk Gece


Gece ilerledikçe, evin etrafındaki orman karanlığa büründü. Yemekten sonra herkes odalarına çekildi. Benim odam, evin arka tarafında, ormana bakan bir penceresi olan küçük bir odaydı. Uyumak için yatağıma yattığımda, dışarıdan gelen garip sesler duydum. Önce rüzgarın uğultusu sandım, ancak sesler daha belirginleşti.

 

Odanın penceresinden dışarı baktığımda, ormanın derinliklerinde hareket eden gölgeler gördüm. Kalbim hızla çarpmaya başladı. Gölge figürleri, hızla hareket ediyor ve ardından kayboluyordu. Gözlerimi ovuşturup tekrar baktığımda, gölgeler kaybolmuştu. İçimdeki huzursuzluk artmıştı ama yorgunluktan gözlerim kapanmaya başladı ve sonunda uykuya daldım.

 


 6. Bölüm: Karanlık Ritüel


Ertesi sabah, gece gördüklerimi arkadaşlarıma anlattım. Ahmet, bunun sadece yorgunluk ve korkudan kaynaklanan bir hayal olabileceğini düşündü. Ancak Leyla, gece boyunca rahatsız edici rüyalar gördüğünü ve evin enerjisinin değiştiğini hissettiğini söyledi. Murat ise gizli odadaki kitabı daha fazla incelemek istediğini belirtti.

 

Kitabı tekrar açtığımızda, karanlık bir ritüelden bahsedildiğini gördük. Cemil Bey, bu ritüeli gerçekleştirerek ölümsüzlük arayışına girmişti. Ancak ritüel, beklenmedik sonuçlar doğurmuş ve evde yaşayan herkesin ruhunu bağlamıştı. Bu, gece gördüğüm gölgelerin kaynağı olabilirdi.

 


 7. Bölüm: Korkunun Derinleşmesi


Gün boyunca evin etrafında dolaştık ve ormanı keşfettik. Ancak gün batımına doğru, ormanın derinliklerinden gelen garip sesler tekrar duyulmaya başladı. Hepimiz gerilmiştik. Akşam yemeğinden sonra, tekrar gizli odaya inmeye karar verdik. Bu kez, odada daha fazla zaman geçirerek Cemil Bey'in ritüelini ve nedenlerini anlamaya çalıştık.

 

Odadaki sembolleri ve objeleri incelerken, Leyla bir an için durdu ve başının döndüğünü söyledi. Aniden, odanın içindeki hava ağırlaştı ve karanlık enerjiler etrafımızı sardı. Bir anda, odanın kapısı çarparak kapandı ve biz karanlıkta mahsur kaldık.

 


 8. Bölüm: Kapanış


Odanın içinde, bir süre panik içinde bekledik. Ahmet, telefonunun fenerini açarak etrafı aydınlattı. Ancak odanın atmosferi gittikçe daha ürkütücü hale geliyordu. Aniden, odanın köşelerinden gelen fısıltılar duymaya başladık. Fısıltılar, Cemil Bey'in ruhunun bizimle iletişime geçmeye çalıştığını gösteriyordu.

 

Cemil Bey'in ruhu, ritüelin tamamlanmamış olduğunu ve ruhların huzur bulabilmesi için bizim ritüeli tamamlamamız gerektiğini anlatıyordu. Ancak bu ritüel, büyük bir fedakârlık gerektiriyordu. Leyla, ritüeli tamamlamaya kararlıydı, ama ne pahasına olursa olsun?

 


 9. Bölüm: Fedakârlık


Ritüeli tamamlamak için gerekli olan adımları öğrendik. Ancak bu, birimizin hayatını feda etmesini gerektiriyordu. Hepimiz sessizce birbirimize baktık. Kimse bu kararı vermek istemiyordu. Ancak Leyla, kararlı bir şekilde öne çıktı.

 

"Bu laneti sona erdirmek ve ruhları huzura kavuşturmak için bunu yapmalıyız," dedi Leyla. Gözlerinden yaşlar süzülüyordu ama kararlılığı netti. Ritüelin son adımlarını gerçekleştirirken, hepimiz içimizde derin bir hüzün ve korku hissettik.

 


 10. Bölüm: Korkunç Son


Ritüelin son aşamasında, Leyla kendini feda etti. Aniden odanın içinde parlak bir ışık yayıldı ve Cemil Bey'in ruhu, diğer ruhlarla birlikte huzura kavuştu. Ancak Leyla, yerde hareketsiz yatıyordu. Onun fedakarlığı, evin üzerindeki laneti sona erdirmişti ama hepimiz derin bir yas içindeydik.

 

Evi terk ederken, Leyla'nın fedakarlığını asla unutmayacağımıza söz verdik. Geriye dönerken, ormanın derinliklerinde bir sessizlik vardı. Karanlık enerjiler kaybolmuştu ve ev artık huzurluydu. Ancak Leyla'nın anısı ve fedakarlığı, kalbimizde sonsuza dek yaşayacaktı.

 

 

 

 

Paylaştığımız korku hikâyesi hakkın duygu ve düşüncelerinizi bizimle paylaşabilirsiniz…

 

 

 


Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.